Menu

Kedilerin Dili ve Çıkardıkları Seslerin Anlamı



Anlamak ve anlaşılmak, kısaca anlaşmak, çok güzel ancak iki insan arasında ender görülen bir durum. Anlaşma sağlansa bile, bu kez bunu kimin başardığı konusunda anlaşmak sorun olur. Belki de bu yüzden hayvanlarla anlaşabilmek insanlar için pek önemli sayılmış.

Kedilerin diline gelirsek, o kendi dilini insanlara öğretir. Tüm emirlerini, ricalarını, bu dili kullanarak gerçekleştirir. Üstelik kedi bu işi çok kolay yapar. En yeteneksiz insanda bile kedi dili öğrenme konusunda genetik bir yatkınlık bulunur. Çünkü kedi kullanmakta olduğu dili, on binlerce yıl onlarla içli dışlı birlikte yaşarken, bu gelişmiş yaratıkların gevezeliklerini ve zayıf yanlarını gözleyerek geçirdiği evrim sonucu oluşturmuş ve bu dilin tüm sözcüklerini yine binlerce kez sınayarak insanoğlunun en kolay anlayabileceği biçimlere getirmiştir.

Beyaz Kedi

Herkesin çok iyi bildiği gibi, kediler birbirleri ile ve insanlarla konuşurken aynı dili kullanmazlar. Aslında kediler gereksiz yere pek konuşmazlar. Sükut altındır anlamına mıdır bu sessizlikleri, yoksa sözün değerini çok iyi bildiklerinden mi, bilinmez. Belki ikisi de. Miyav’cayı daha çok insanlara saklarlar. Kediler kendi aralarında pek azı sevecen sözcük, pek çoğu da öfke belirten sözcükle, ama daha çok sessiz kalarak ya da birbirlerinin anlayışına güvenerek sürdürdükleri türlü davranışlarla iletişim kurarlar.

Mavi Kedi

Kedice’nin tüm sözcüklerinin türetildiği üç temel deyişi vardır:

  1. mrrrrr
  2. mmmmm
  3. miyav

İlki sevecen sözcükleri, ikincisi öfkeli, üçüncüsü de sıradan sözcükleri doğururlar.

Mrrrrr, mırrrr, dostluk, mutluluk belirten bir sözcüktür. Kediler bunu hem nefes alırken hem nefes verirken sürekli olarak seslendirebilirler. Bu da onlara genellikle mutlu olmayı ve mutlu etmeyi çok iyi beceren bu dost canlısı sıcak yaratıklara, önemli bir yarar sağlar. Diğer sevecen amaçlı sözcükler işte bu mırrr’dan türetilir. Örneğin miyav, mırrrnav olur.

Beyaz Yavru Kedi

İki tanış kedi karşılaşınca burun buruna selamlaşma öncesi merhaba anlamına mrrrr derler. Kedi bunu sahiplendiği insan için de aynı anlamda kullanır.

Uyuyan mutlu bir kediye dokunur ya da usulca seslenirseniz, o uykusunu açmadan mrrr diye yanıt verir. Bu, efendim, ne var! Bir şey mi var? Ya da, ben iyiyim, anlamlarına gelen bir sözcüktür. Dalgın duran, düşünen bir kediye de adıyla hafifçe seslenirseniz, o size yine mrrr diye karşılık verecektir ki, bu da aynı anlamda kullanılmış bir sözcük olacaktır.

Uyuyan Tekir

Anne kedi, yavrularını uyandırmak, yanına çağırmak istediği zaman ya da onlara yiyecek getirdiğinde mrrnaıv der ve bu sözcüğü isteği yerine gelinceye kadar yineler. Yavrular da memnunluklarını ve teşekkürlerini annelerine sürekli mırmır yaparak belirtirler. Ne de olsa küçük oldukları için ayrıntılı konuşmayı henüz beceremiyorlardır. Çoğunlukla anne kedi de yavrularının bu saygılı ve terbiyeli davranışlarına karşı takdir duygularını, benzer mırmır’larla belirtir. Belki de bu nedenle Rusya’da tüm dişi kedilerin adı mırka’dır.

Anne Kedi Ve Yavruları

Mırrmaıv? Bu sözcük soru şeklinde söylendiğinde, kedi birini arıyordur. Bu kayıp bir oyuncak, sahiplendiği insan, bir arkadaş ya da bir eş olabilir.

Murrrrnouvv! biçimindeki söz, gırtlaktan, ses çatlatılarak söylenir ki, bu, erkek kedinin kendine eş ararken kullandığı romantik bir sözdür. Bir serenat biçimidir. Bu sözcük insanları hiç ilgilendirmediği için, onlar gece yarısı duydukları bu etkili sese, terlik teki atarak karşılık verirler. Sözcüğün asıl söylenişi, mouvvv! ya da mauvv! dur. Rrrr takısı söze, dolayısıyla çağrıya, dostça bir eda katar. Dişi kediler de dama çıkmış ama yalnız kalmışlarsa aynı sözcükle çağrı yapabilirler.

Mmmmmm öfkeli bir homurdanmadır. İnsan dilinde “çık dışarı” sözcükleri gerektiğinde nasıl “çşşşrrr!” oluyorsa, mmmouvvv deyişi de, kedi şirretleştikçe bozulur, cırtlaklaşır.

Küçük Yavru Kedi

Miyav, kediceye adını veren yaygın ve sıradan bir sözcüktür ve genel olarak insanlara karşı kullanılır. Genel olarak kedi bu sözcükle insanlardan bir istekte bulunur. Kediler miyav sözcüğünü, kavga öncesi birbirine karşı kullandığı gibi, ağzındaki yemeği birinden korumak için, yaramazlık yapan yavrularını uyarmak için ya da kendini rahatsız etmekte ısrar eden anlayışsız insanlara gözdağı vermek için de kullanabilir. Yapma, etme, kes artık, anlamlarına gelen bir korkutmaca sözcüğüdür.

Bu sözcük, mmmmav!, mmmmavvv!, mmmmauvvv!, mmmmouvvv! biçimlerine girerek sonuç alıncaya kadar şiddetlenerek insandan insana, isteğin türüne ve zamanına göre pek çok değişik biçime girebilir. Yine çoğunlukla miyav sözcüğü baştan ya da sondan kısaltılmaya uğratılarak çeşitlenir; mi, mia, ma, ma-a, mi-a-a, gibi; bu söylenişleri “hey! buraya bak!” anlamındadır.

İyav, vav gibi söylenişler, dediğime dikkat et, beni anlamaya çalış, demeğe gelir. Doğal olarak miyav, miyaav, iyaav, vaav biçimlerinde kullanıldığı gibi; miyav, miyev, miyov diye de kullanılır ve hepsi de istek belirtir. Bu sözcüğün miyuv ve miyyuv biçiminde söylenişleri, yavru kedi dilinde kullanılır, aynı anlamdadır, bazen de yavru için bilinçsiz bir yakınma anlamı taşır.

Güzel bakışlı Kedi

Miyav sözcüğü ile özetlenen kedi istekleri iki türlüdür;

  1. Soru biçiminde olur. Miyaev ya da miyav’ın tonlanmasında vurgu ikinci hecededir ve sözcük bir kere kullanılır. Yapabilir miyim? Gelebilir miyim? Çıkabilir miyim? gibi izin isteyen, kendine dönük sorulardır bunlar. Kedi bu isteklerine olumsuz yanıt aldığında bozulmaz, uyum gösterir, sonuca katlanır ve ısrar etmez.
  2. Emir biçiminde olur. Miyav, sert, kısa ve kesin tavırla söylenir ve sözcük sürekli tekrarlanır. Aç, açın, yapın, ver, verin, görmeliyim, çıkmam gerek, gireceğim gibi karşısındaki insana yönelik isteklerdir bunlar. Kedi burada olumsuz yanıtı kabul etmez, sonuç alıncaya kadar ısrar eder. Gerekirse tehdit etmekten ve şiddete başvurmaktan çekinmez. O zaman miyav sözcüğü yukarıda anlatılan biçimlerde değişikliğe uğrar. Bir an sessiz kalıp kurnazlığı, aldatmayı da deneyebilir. Bu tür isteklerinde bir kedinin başarısız olması hemen hemen olanaksızdır. Ama yine de böyle bir sonuçla karşılaşırsa, kedi bu durumda küfür ederek bulunduğu yerden uzaklaşır. Küfür, çok kısa söylenmiş tek heceli bir mav’dır. Bazen de bu küfür bir söylenme biçiminde birkaç kez art arda sıralanabilir. “Anladık-anladık!” demektir bu kısa mav.

Merdivenlerdeki Kediler

Eğer isteklerinde kedinin acelesi varsa, ki yemek konusunda her zaman acelesi vardır; o zaman karşısındakini telaşa boğup işi çabuklaştırmayı dener. Bu uzadıkça uzayan melodik bir miyaaaaaaaaaav’dır.

Kedi gerçekten korktuğu zaman ve sıkıştırıldığında mauu!.. mouu!.. gibi sözcüklerle kaygısını belirtir. Benzer bir sözcüğü de kusmadan birkaç saniye önce kullanır. Elimde değil, kusmak üzereyim, önlem alın yerler kirlenmesin anlamında boğuk boğuk movv der, bu da bir başka korku bildirimidir.

Mavi Gözlü Beyaz Kedi

Kedi dilinde, bizim pek anlayamadığımız bazı sözcükler daha bulunur. Zaten kedi de onları bize karşı hiç kullanmaz. Bunların en ilginç olanı, kedilerin kuş gördükleri zaman söyledikleri şeylerdir, kedilerde kuşlara karşı engelleyemedikleri bir çene düşüklüğü görülür. Bg-bg, ıg-ıg, gk-gk gibi kuş seslerine benzer bir şeyler söylerlerken bıyıkları titrer ve çeneleri birbirine çarpar. Kedi bir kuşu yakalamak amacıyla yattığı zaman, özellikle de kuş uzakta ise, durum da umutsuz gibiyse işte bu çene düşüklüğü o zaman ortaya çıkıyor. Sanki kedi kendi kendine, şuna bak, ne güzel şey. “Ah! seni bir yakalayabilsem, kendime bir ziyafet çeksem” şöyle diye söylenmektedir.

Kaynak

Kedi-Ocak, Şubat 1992, Sayı: 1


Facebook Yorumları

Yorum Yap

E-posta hesabınız yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir