Menu

Ayrılık Sözleri: Ünlü Şairlerimizden Ayrılık Şiirleri



Ünlü şairlerimizin şiirlerinden ayrılık sözlerini sizlerle paylaşıyoruz.

Turgut Uyar, Attila İlhan, Cahit Sıtkı Tarancı başta olmak üzere, Türk Edebiyatı’nın önemli şairlerinin ayrılık sözlerini aşağıda sıraladık. Yazımızın devamında da ayrılık sözlerinin geçtiği şiirlerden kesitleri bulabilirsiniz.

  • Böyle sessiz ayrılıklarda, her şey önceden belli olur. En güzel zamanında, aşkın ve hayatın, insan deli olur. (Turgut Uyar)
  • İkimiz sanmıştık ki, tek kişilik bir yalnızlığa bile rahatça sığarız. (Attila İlhan)
  • Bir kere sevdaya tutulmaya gör; ateşlere yandığının resmidir. (Cahit Sıtkı Tarancı)
  • Bütün sevgileri atıp içimden, varlığımı yalnız ona verdim ben. Elverir ki bir gün bana, derinden, ta derinden, bir gün bana “Gel” desin. (Ahmet Kutsi Tecer)
  • Seninle aşka değil, zalim, ayrılığa kavuşabilseydik keşke! (Haydar Ergülen)
  • Kalbim alış artık, kır kendini kendi duvarında, sesini kendi duvarına haykır. (Birhan Keskin)
  • Ayrılık, zaman değil, yol değil; ayrılık, aramızda bir köprü… Kıldan ince, kılıçtan keskin. (Nazım Hikmet)
  • Bir papatya ne kadar uzağı görebilirse, o kadar yakın kalplerimiz birbirine. (Edip Cansever)
  • Nasıl soğuk ayrılığın güneşi, gölgeli bir çınar olan gövdemin dallarını içten kırınca acı, buzdan bir alçıyla tutuyor beni. (Onat Kutlar)
  • Birden ayrımsadık ki ayrılık orda başlıyor, tam da susuşların birbirine eklendiği yerde. (Ahmet Telli)
  • Öylesine yalnızım ki, sanki yokum. Eriyor eski ben ve yeni biri olamıyorum. (Ataol Behramoğlu)
  • “GİTME KAL” var yok dinlemez bir çocuk isteğidir. (Arif Damar)

1. Turgut Uyar, Ayrılıklardan

Böyle sessiz ayrılıklarda,
her şey önceden belli olur.
en güzel zamanında, aşkın ve hayatın
insan deli olur…

O, kadırga taraflarında bir evden çıkmıştır.
masum bir yalanla -halama diye-
gözleri pabuçlarında, mahcup
ellerine yapışmış gibidir
harçlığından arttırıp aldığı
sevimli hediye…

ah, insan nasıl çıldırmaz nasıl
bir çaresizlik,
bir umutsuzluk sarmış her yanı.
aranızdan insanlar geçer.
bulutlar geçer.
O, kırmızı mürekkep gibi dudaklarıyla, zoruna
utanarak gülümsemeye çalışır.

bu gülüş en aldatmazıdır vaatlerin.
yıllarca sonra bir uzak gurbette bile;
zulmüne dayanılmazken yalnız saatlerin,
bir yeşil yaprak üstünde gözlere,
görünür, uzaklaşır…

Jakub Schikaneder - Drowned, 1895

Jakub Schikaneder, Drowned, 1895

2. Faruk Nafiz Çamlıbel, Sen Nerdesin?

Caddeden sokaklara doğru sesler elendi,
Pencereler kapandı, kapılar sürmelendi.
Bir kömür dumanıyle tütsülendi akşamlar,
Gurbete düşmüşlerin başına çöktü damlar…
Son yolcunun gömüldü yolda son adımları,
Bekçi sert bir vuruşla kırdı kaldırımları.
Mezarda ölü gibi yalnız kaldım odamda:
Yanan alnım duvarda, sönen gözlerim camda,
Yuvamı çiçekledim, sen bir meleksin diye,
Yollarını bekledim görüneceksin diye.
Senin için kandiller tutuştu kendisinden,
Resmine sürme çektim kandillerin isinden.
Saksıda incilendi yapraklar senin için,
Söylendi gelmez diye uzaklar senin için…
Saatler saatleri vurdu çelik sesiyle,
Saatler son gecemin geçti cenazesiyle,
Nihayet ben ağlarken toprağın yüzü güldü,
Sokaklardan caddeye doğru sesler döküldü…

Jakub Schikaneder - Dusk

Jakub Schikaneder, Dusk

3. Edip Cansever, İnfilak

Gitsem de her yerde biraz vardır
Hatırda zamansız bir plak
Bir otel kapısı, biraz istasyon
Vardır o seninle birlikte olmak
Buluşur çok uzaktan ellerimiz
Ve nasıl göz gözeyiz ansızın bir infilak.

Jakub Schikaneder, Embankment

Jakub Schikaneder, Embankment

4. Attila İlhan, Ayrılık Sevdaya Dahil 5

sanmıştık ki ikimiz
yeryüzünde ancak
birbirimiz için varız
ikimiz sanmıştık ki
tek kişilik bir yalnızlığa bile
rahatça sığarız
hiç yanılmamışız
her an düşüp düşüp
kristal bir bardak gibi
tuz parça kırılsak da
hâlâ içimizde o yanardağ ağzı
hâlâ kıpkızıl gülümseyen
-sanki ateşten bir tebessüm-
zehir zemberek aşkımız…

Jakub Schikaneder - Last Rites, 1891

Jakub Schikaneder, Last Rites, 1891

5. Cahit Sıtkı Tarancı, Karasevda

Bir kere sevdaya tutulmaya gör;
Ateşlere yandığının resmidir.
Aşık dediğin, Mecnun misali kör;
Ne bilsin alemde ne mevsimidir.

Dünya bir yana, o hayal bir yana;
Bir meşaledir pervaneyim ona.
Altında bir ömür dönedolana
Ağladığım yer penceresi midir?

Bir köşeye mahzun çekilen için,
Yemekten içmekten kesilen için,
Sensiz uykuyu haram bilen için,
Ayrılık ölümün diğer ismidir

Jakub Schikaneder - The Honeymoon, 1920

Jakub Schikaneder, The Honeymoon, 1920

6. Ahmet Kutsi Tecer, Nerdesin

Geceleyin bir ses böler uykumu,
İçim ürpermeyle dolar: Nerdesin?
Arıyorum yıllar var ki ben onu,
aşıkıyım beni çağıran bu sesin.

Gün olur sürüyüp beni derbeder,
Bu ses rüzgârlara karışır gider.
Gün olur peşimden yürür beraber,
Ansızın haykırır bana: Nerdesin?

Bütün sevgileri atıp içimden,
Varlığımı yalnız ona verdim ben.
Elverir ki bir gün bana, derinden,
Ta derinden, bir gün bana “Gel” desin.

Jakub Schikaneder, Evening Interior, 1915

Jakub Schikaneder, Evening Interior, 1915

7. Haydar Ergülen, Ayrılıklar Gazeli

uzaklık ayırmıyormuş bildim, ayrı ayrı uzaklara düşenler
meğer en yakınına gelirlermiş birbirlerinin
aşk, diyorlar, şiir için bazen aşırı bir sebeptir
sebebim yok, ayrılığı övsün bari şu kötü gazelim

insan önce ayrılığa yetişir, belki sonra bulurmuş
birbirini, ne acı! Acı bile kalmamış sende

seninle aşka değil, zalim, ayrılığa kavuşabilseydik keşke!

Jakub Schikaneder, 1923

Jakub Schikaneder, 1923

8. Birhan Keskin, Ayrılış

kaç gecenin çölüdür bu ayrılık
kaç şiirin dölüdür üstüme
örttüğün bu ince sessizlik
kalbim alış artık, kır kendini
kendi duvarında, sesini
kendi duvarına haykır.

tesadüfen birbirine rastlamış
başka başka aşklarsızın siz artık
geceyle gündüz gibi birbirine
ayrılmış. O ki rüzgar, bir zaman
senin çölünde kumlar uçurmuş,
o ki gece ve esmer, görmüyor
sahrayı, sesi içinde karışmış.

Jakub Schikaneder - Abandoned, 1890

Jakub Schikaneder, Abandoned, 1890

9. Nazım Hikmet, Ayrılık

Ayrılık, demir çubuk gibi sallanıyor havada
Çarpıyor yüzüme yüzüme
Sersemledim

Kaçıyorum ayrılık kovalıyor beni
Yolu yok elinden kurtulmanın
Dizlerim kesildi, yıkılacağım…

Ayrılık, zaman değil, yol değil;
Ayrılık, aramızda bir köprü…
Kıldan ince, kılıçtan keskin.

Kıldan ince, kılıçtan keskin;
Ayrılık, aramızda bir köprü.
Seninle diz dize otururken de..

Jakub Schikaneder - Sea, 1924

Jakub Schikaneder, Sea, 1924

10. Edip Cansever, Saate Bakmak

Varsın her şey sonraya kalsın
Sonraya, en sonraya
Sözgelimi iki bin altı yüz kırk bir mil.
Bir papatya ne kadar uzağı görebilirse
O kadar yakın kalplerimiz birbirine
Ölü bir denizi bile bir tartışmaya çevirdik
Kayaları taş devrine göre ölçtük biçtik
Kalemlerimizi kesilmiş çiçek sapları gibi attık
Kapıları açarken birbirimize ağladık.
(Ne kadar da çok severmişiz birbirimizi
Sahi ne kadar da çok severmişiz
Yıllarca, yüzyıllarca öpüştük
Sigaralar tuttuk, içkilerin en iyisini sunduk
İstersen bu gece burada kal, dedik
Sağlığımızı sorduk, bir sürü ilaç adları saydık
Sık sık görüşelim, olmaz mı dedik
İyi bildiğimiz ne varsa yaptık, ayrıldık
Ortada
Her zamanki gibi bir karanfil kaldı.)

Jakub Schikaneder - Podzimni cervank, 1910

Jakub Schikaneder, Podzimní červánk, 1910

11. Onat Kutlar, Ayrılık

Ayrılık şiiri ne kadar yalın
Sevdiğimiz aşk sözcükleri gibi
Kılıçla kesiyor bir hain nokta
Öpüşen virgüllerle akan cümleyi

Nasıl soğuk ayrılığın güneşi
Gölgeli bir çınar olan gövdemin
Dallarını içten kırınca acı
Buzdan bir alçıyla tutuyor beni

Ayrılık sabahı ne kadar beyaz
Ölümün hüzünlü arkadaşı kar
Bana ütülü bir çarşaf hazırlar
Bir karanfil tam yüreğimin üstünde

Jakub Schikaneder - Seascape with Lighthouse, 1924

Jakub Schikaneder, Seascape with Lighthouse, 1924

12. Ahmet Telli, Ayrılık Ayracı

Bütün ayraçları kaldırdın ama unuttuğun
Bir şey vardı yine de, çiçekleri sulamadın
Gökyüzü sarardı o zaman bulutlar kirlendi
Ve ne kadar az konuşur olduk günboyu
Birden ayrımsadık ki ayrılık orda başlıyor
Tam da susuşların birbirine eklendiği yerde

Jakub Schikaneder - The Novice, 1893

Jakub Schikaneder, The Novice, 1893

13. Ataol Behramoğlu, On Ayrılık Şiiri 2

Sadece ikimize değil
Bütün hayata üzgünüm
Fotoğraflarda
Bir gece hatırası

Öylesine yalnızım ki
Sanki yokum
Eriyor eski ben
Ve yeni biri olamıyorum

Keder sokulgan adımlarıyla
Gelip kıvrılıyor yüreğime
Hayat sakin
Şafakta evler gibi

Sanki hiçbir şey olmadı
İkimiz yokuz sadece
Biz olan ikimiz yokuz
Deniz hep orada
Ve ağaçlar aynı düşlerinde

Jakub Schikaneder - Under the Vysehrad rock after, 1905

Jakub Schikaneder, Under the Vyšehrad rock after, 1905

14. Necati Cumalı, Balkon

Sana geldiğim yağmurlu günleri hatırlar mısın?
Pencerene açılan yol dönemecini.
Aralar mısın hatırama öyle her akşam
Ilık gülüşlerinin gölgesiyle yüklü perdelerini.

Bulutlar terkederdi şehri daima
Akşamları gemiler terkederdi.
Bir balkonun kalırdı sanırım
Kaybolan gölgelere aşina.

Vapur iskelesinde buluştuğumuz bir akşam
O akşam, erkenden ayrıldık ve sonra
Hâlâ hafızamızda devam ediyordu
Unutulmuş hayatı maviliklerin
Hâlâ hatırımdadır odama son gelişin,
Ve gitmeden önce
Saçlarını tarayışın hâlâ aynada…

Benim küçük öksüzüm, genç dulum
Ben senin hem baban, hem kocanım.
Erken tenhalaşan karanlık arka sokaklarda
Bütün servetin gibi ellerini
Avuçlarıma bıraktığın geceler
Sana küçük bir evden sözetmeliydim…

Uzun bir aşktan sonra tekrar
Bütün beni sevenleri hatırlıyorum
O şehirde bütün tanıdıklarım ve sen
Sen beni severdin
Sen iyiydin, güzeldin!

Jakub Schikaneder - Seated Lady, 1884

Jakub Schikaneder, Seated Lady, 1884

15. Arif Damar, Gitme Kal

Nice nice acıları aklına getir
Bunca yoksulluğu aklına getir
Gözyaşlarını aklına getir
“GİTME KAL” var yok dinlemez bir çocuk isteğidir
Gitme aklına getir
Kıraç mı kıraç toprakların üstüne
Güneşler açar yağmurlar kesilince
Çırılçıplak kayada yeşerir inci ağacı
Dağların kuytusunda bir uslu çiçek
Dağıtır mavisini kendi kendine
Gitme beraberlik içinde
Nasıl sevinirdik aklına getir
Her şeyi her şeyi aklına getir
Gece yarılarını aklına getir
Söylediklerini aklına getir
Sinsi yağmurlar yağıyordu
Soğuktu
Yaktığımız ateşi aklına getir
Nelerden geçiyorsun aklına getir
Gitme dünyamızın her yerinde
Yorgun eller gülleri derleyince
Ellerin sevincini aklına getir
Güllerin sevincini aklına getir
Ne çok severdik seni aklına getir

Jakub Schikaneder, Sunset On The Vltava River

Jakub Schikaneder, Sunset On The Vltava River


Facebook Yorumları

1 Yorum
  1. enver can 16/01/2019 / Cevapla

Yorum Yap

E-posta hesabınız yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir