Menu

15 Ünlü Şairimizden Mutsuzluk Alıntılı Şiirler



Cemal Süreya, Özdemir Asaf, Edip Cansever başta olmak üzere Türk Edebiyatı’nın önemli şairlerinin mutsuzluğu anlatan dizelerini derledik.

1. Cemal Süreya – Mutsuzluk Gülümseyerek Gelir

wayne miller

Wayne Miller – ABD, 1959

Mutsuzluk gülümseyerek gelir, adıyla süslenmiştir;
Banliyo treninde rastladığımız
Sınav saatini kaçırmış liseli kız,
Hep kazanırsın ey çözümsüzlük!

2. Özdemir Asaf – Öğüt

dennis stock

Dennis Stock – İngiltere, 1965

Okulda, anladıkça başaracaksın.
Yaşamda, başardıkça anlayacaksın.
Gelecek mutlu-mutsuz, inanmasan da;
Gözlerin yaşardıkça anlayacaksın.

3. Behçet Necatigil – Yel Değirmenleri

josef koudelka

Josef Koudelka – Çekoslovakya, 1968

Yaşamak azaptır çok zaman,
Dualara açıldı ağız.
Tükendi dizlerde derman,
Akşamı bulamayacağız.

4. Metin Altıok – Kiracıyım Bir Acıya

inge morath

Inge Morath – ABD, 1962

Sen ey kendiyle yetinen;
Artık suyumuz bulanık,
Bir güneş bile olsa sonunda
Yolumuz kırık, önümüz karanlık
Ve ağır tuğrası alnımızda
Padişah yalnızlığın
Ama yine de umudumuz kalabalık.

5. Melih Cevdet Anday – Kayıp

elliott erwitt

Elliott Erwitt – ABD, 1950

Mutsuzluk için dediğini
O gün nereye koymuştun ki
Şimdi anlat bana bilmeden
Geceyi, görmediğimiz geceyi.

6. Cahit Sıtkı Tarancı – Hepimiz Dair

ferdinando scianna

Ferdinando Scianna – İtalya, 1970

Yalnız kendi başın mı dertli sanırsın,
Gölgesi yeryüzünde avare insan?
Taş da istemezdi yosun tuttuğunu;
Solmakta her çiçek kokusu uçunca.
Tasadır ağaca rüzgarda yaprağı;
Her kuş yanar az çok ölen yavrusuna

7. Edip Cansever – Eylül’ün Sesiyle

henri cartier bresson foto

Henri Cartier-Bresson – Paris, 1932

Sonra bir kır kahvesi kendini okurken
Masaları toplanmış, bardakları toplanmış
Tam kendini okurken
Derim ki bir semti iyi tanımak kadar
İyi tanımalı dünyayı
Açın radyolarınızı: Eylül’ün sesi
Bu dünyada can sıkıntısının bir başka anlamı var baylar.
Elmalar silik silik kırmızı artık, olsun
Gözlerimiz tozlanmış, kirli
Gizlisi yok, bu dünyada böyle sıkılmak iyi
Sıkılmak iyi baylar
Biz hazır tuttukça böyle
İçi yangında alev alev
Dışı buz tutmuş kalplerimizi.

8. Ömer Bedrettin Uşaklı – Kimbilir

robert capa

Robert Capa – İstanbul, 1946

Güneşle beraber söndüğüm akşam
Ağlayacak hangi rüzgar kimbilir?
Mermer bir heykele döndüğüm akşam
Baş ucumda kimler yanar, kimbilir?
Her yanında yanık bülbüller öten
Bahçelerden bir gün sessiz geçerken,
Tabutumu yeşil dallar içinden
Seyredecek hangi bahar, kimbilir?

9. Cahit Külebi – Diken

werner bischof

Werner Bischof – İtalya, 1950

Ne sigaralarda tat kaldı
Ne gönlümü avutur tazeler,
Önümde açık duran tek umut
Kapısı daraldıkça daraldı.
Her gece gökte bir küçük yıldız
Seninleyim diye el eder
Ne onun uzaklığı azalır,
Ne benim içimdeki kederler.

10. İlhan Berk – Ayrığın Yüreği

rene burri

Rene Burri – Almanya, 1957

En küçük bir şeyden coşardı
Mesela bir kuş uçmasın Kızılırmak’a doğru
Köklerine su yürümüş gibi sevinirdi.
Bir bulut geçsin üstünden
Ayrıklıktan çıkardı.
Dünyayı, derdi, dünyayı
Hiçbir şeylere değişmem.
Şimdi yaşamak istemiyor

11. Ahmed Arif – Hani Kurşun Sıksan Geçmez Geceden

bruce davidson

Bruce Davidson – Fransa, 1956

Bu, ne ayıp, ne de yasak,
Öylece bir gerçek, kendi halinde,
Belki, yaşamama sebep…
Evet, ağlamaklı oluyorum, demdir bu.
Hani, kurşun sıksan geçmez geceden,
Anlatamam, nasıl ıssız, karanlık…
Ve zehir-zıkkım cıgaram.
Gene bir cehennem var yastığımda,
Gel artık…

12. Turgut Uyar – Acının Tarihi

guy le querrec

Guy Le Querrec – Fransa, 1963

ben şimdi diyorum ki bir bak şu alanlara
sokaklara köprülere kiremitsiz damlara
taşlara sopalara amanvermez silahlara
şehir haritasına trafik lambasına kan içinde adamlara
kan içinde adamlara
kan umutsuzluktur
ona kendini hazırla
ne kadar yalnız olduğumuzu hep hatırla
açlıkları yoklukları kırımları
-örneğin sensiz olmak ömrümün bir akşamında-
bir bölgeden birine giden orduları uçaklarla
yalanlar ihanetler karmakarışık limanlar
iki şeyin apansız karşı karşıya geldiği dünyada

13. Gülten Akın – Acı İçin Karşılama

thomas hoepker

Thomas Hoepker – Mısır, 1962

İnsan daha mutlu acılar içinde
Gür kanı daha bir canlı
Sürse ya ne varsa götürmese ya
Biter rüzgarı başın gövdenin
Durulur küçülür yoksullaşır

Beyaz mendilde kara düğüm
Uykudan iyisi yok alın ellerinizi
Tutmuşum tutmamışım
Sevmişim sevmemişim
Şu yaşama şu ölüm
Beyaz mendilde kara düğüm

14. Haydar Ergülen – Boynum Issız Bir Yurt Gibi

henri cartier-bresson

Henri Cartier-Bresson – İrlanda, 1962

Sesim yok ey ulular ulusu konuşmayı özledim
– ey sözünü boğan dilsiz
yeryüzünü sustun ıssız yurda çevirdin
ışığım yok ey boşluğun bekçisi çok acıyor gözlerim
– kendi kandilini göremeyen kör
içine yanan mumlara pervane oldun

15. Ahmet Telli – Ömrüm Diyorum

jean gaumy

Jean Gaumy – Fransa, 1971

Bu dünya dünya mıdır hani
Bildiğimiz o yamyam küresi
Ki apis öküzlerinin çekip durduğu
Bir can sıkıntısıydı önceleri

Hantal ve gürültücü bir tehdit
Gibi düşüyorken üstümüze
Alaycı bir gülüş takılıyor yalnız
Dudaklarımın hüzün kıvamına

Ömrüm diyorum şimdi ömrüm
Üzgün bir çocuksun sen ve yalnız
Öyle kal çünkü bu dünyada
Sana en çok mutsuzluk yakışıyor


Facebook Yorumları

Anonim için bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir